İzmir ’den İstanbul’a, Yönetim Kurulları’ndan Yoga Matlarına olan Yolculuğum
Güzel İzmir’de doğmuşum ve İzmirli olmanın, köklerimin gururu her daim içimde. Amerikan Kız Koleji’nin bugünkü ben olmamda yeri çok büyüktür. “Enter to Learn Depart to Serve” öğrenmek için başladığımız okuldan hizmet etmek üzere mezun oluyoruz mottosuyla yetiştik. Yazları Bodrum Kumbahçe mahallesinde geçirdiğim çocukluğumda, yeni İngilizce öğrenmeye başladığım yıllarda sokaktan geçen turistlere “nerelisiniz, Türkiye’ye ilk gelişiniz mi, sevdiniz mi Bodrum’u, Türkiye’yi, yemeklerimizi?” diye sorarak pratik yapardım. Farklı kültürlerden çeşit çeşit insanı tanıma merakım sanırım o günlerden başladı. Ve o gün bugündür de çeşitlilik, yeni kültürler, seyahat, kendini anlama, geliştirme, öğrenme, öğrendiklerini paylaşma, yardım etme en büyük özelliklerimden oldu.
Ortaokul son sene en büyük hayalim Boğaziçi Üniversitesi’nde Turizm ve Otelcilik okumaktı, herkes İşletme, Ekonomi isterken ben cok nettim, Otelci olmak istiyordum. Boğazici Üniversitesi dışında da başka hiçbir tercih yapmamıştım. Demek ki en popüler olan veya herkesin yaptığını yapmaktansa, kendi İÇ SESİMİ dinlemeyi ve geleceğimi ona göre şekillendirmeyi farkında olmasam da bu şekilde deneyimlemişim. Elbette ailem de beni başka yönde zorlamadı, farklı bir şehire yollamak zor da gelse hayalimi desteklediler. Ve ne oldu dersiniz? Az kalsın Boğaziçini rüyalarımda görecektim. Ve ben kıl payı, son tercihim olan Boğaziçi Üniversitesi Felsefe bölümünü kazandım. Dün gibi hatırlarım sevincimi, Boğaziçi bekle beni geliyorum…